MSN Arayüzleri...
http://msn.jaymach.com/skins/

Bildiğiniz gibi şu anda kullandığımız hemen tüm masaüstü vd. sistemlerdeki HDD'ler 5.25" boyuttan 3.5" boyutuna inmişlerdi. HP bu konuda geleceği biraz daha iyi yorumlayıp ProLiant sunucu serisinden başlayarak 2.5" HDD kullanmaya başlayacağını açıkladı. Bu konuda Fujitsu, Hitachi ve Seagate ile çalışmalar yürüten HP, ProLient serisinde 10.000 rpm 2.5" HDD kullanacağını belirtmiş. HP, sadece PATA ve SATA diskler için değil SCSI disklerde de değişiklik yapacağını ve paralel SCSI mimarisi yerine boyutu 2.5" e indirip seri SCSI (SAS-serial attached SCSI) mimarisine geçeceğini de açıkladı.

Bu çok güzel bir gelişme. Üreticiler ve sistem entegratörleri artık plaka başına elde edilen veri yoğunluğu, arabirim ve veri transfer oranlarının yeterli olduğunu görüyor ve gerek kasa içi yer gerekse dizüstü sistemlerle uyumluluk açısından faydalı olduğunu düşünüyor olsalar gerek.

Tabii ki bu bir son olmayacak. Pil ve HDD teknolojilerindeki gelişmeler sürerken dizüstü sistemler için daha ufak boyutlu HDD'lerin çıkması da uzun sürmeyecektir. Hatta masaüstü, istemci ve sunucu sistemlerde 2.5" HDD kullanımının yaygılaşmasının hemen ardından (veya belki öncesinde bile) dizüstülerde de bir evrim beklemeliyiz.

TÜBİTAK tarafından geliştirilen Güvenlik Amaçlı Yüz Eşleme (GAYE) sistemi, gerçek zamanlı video görüntüler ve sabit fotoğraflarda yer alan yüzleri, veri tabanında kayıtlı yüzlerle karşılaştırıyor. Eşleştirme, yerli uzmanların geliştirdiği algoritmalarla yapılıyor. Yüzün aranılan kişiye ait olması durumunda sistem, operatöre uyarıda bulunuyor ve zanlının yakalanmasını sağlıyor.

Yetkililer tarama sisteminin yüzdeki atkı, gözlük veya estetik operasyonu izlerini de tanıdığını belirtiyor. Sistem, ortamdaki ışık değişimlerinden etkilenmiyor; aranan kişilere ait sivilce veya ben gibi bireysel özellikleri de tanıyor. TÜBİTAK BİLTEN’de yapılan testte, elde edilen yüz görüntüleri, önce veri tabanına girildi ve ardından kameranın yeni tespit ettiği görüntülerle karşılaştırılması istendi. Uluslararası kriterlerin esas alındığı bu denemede, sistemin yüzde 100 başarılı olduğu belirlendi.
GAYE kamera sistemi ilk olarak futbol maçlarında olay çıkaran kişilerin stadyuma girişini önlemek amacıyla kullanılacak. Bu çerçevede, sistem ilk etapta Ankara 19 Mayıs Stadyumu’na kurulacak. Mevcut kameralar kullanılarak, stadyuma girenlerin yüzleri sistem aracılığı ile taranacak ve girişi yasaklanan kişiler tespit edilecek. Yüz tanıma sistemi, yüksek güvenlik gerektiren plazaların giriş-çıkışlarında da kullanılacak. Sistem, ayrıca kapıyı otomatik açma kapama ve ev sahibini bilgilendirme yeteneği sayesinde evlerde de kullanılabilecek.

Dicle Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Davut Başaran, en gelişmiş bilgisayarın, saniyede 16 milyar işlem yaparken, bir arı beyninin saniyede 10 trilyon işlem yapabildiğini söyledi.

Prof. Dr. Başaran, AA muhabirine yaptığı açıklamada, arılarla ilgili teorik araştırmalar yaptığını belirtti. Arılarla içiçe büyüdüğünü ve çok sevdiğini, bu nedenle ''arıların gizemli dünyasını'' irdelediğini anlatan Başaran, arıların, çok mükemmel işleyen bir yaşamları olduğunu anlattı.
Erkek, işçi ve kraliçe arı olmak üzere 3 tip arı bulunduğunu, kraliçe arının 5 ile 7 yıl, erkek arının en fazla 1 hafta ve işçi arının, larvadan çıktığı andan itibaren 1 ile 6 ay arasında yaşadığını dile getiren Başaran, kraliçe ve işçi arının 2 kromozom, erkek arının yarım kromozomdan oluştuğunu, kraliçe ve işçi arıların 2 kromozomdan oluşmasına rağmen beslenmeden dolayı kraliçe arının ömrünün daha uzun olduğunu vurguladı.

4 BİN METREDE DÖLLENME
İşçi arının dişi, ancak kısır olduğunu; kraliçe arının ise dişi, ancak kısır olmadığını ve yaşamı boyunca bir defa döllenen kraliçe arının 5 ile 7 yıl boyunca yaklaşık 400-500 bin spermi muhafaza ettiğini ifade eden Prof. Dr. Başaran, şöyle dedi:
''İşte mucize burada. Normal şartlara eksi 196 derecede spermler muhafaza ediliyor. Ama kraliçe arı, yaklaşık 7 yıl boyunca bu kadar spermi muhafaza edebiliyor. Yumurtadan, işçi arı 21 gün, kraliçe 16 ve erkek arı 24 günde ergin olarak çıkıyor. Sürede de fark var. Kraliçe arı, yumurtadan çıktıktan sonra zifaf uçuşuna çıkıyor. Kraliçe arı bu uçuşa çıktığı zaman bütün erkek arılara göz kırpıyor.
Hep birlikte uçuşa başlıyorlar. 4 bin metre yüksekliğe kadar çıkan kraliçe arı, erkek arıların gelip gelmediğini belirlemek için arada bir arkasına bakıyor. Uçuş sırasında sadece tek bir erkek arı kalıyor. Onunla da kraliçe arı, 4 bin metre yükseklikte eksi 18 ile 20 derece arasında çiftleşiyor. Bu erkek arı da çiftleşme sırasında ölüyor.''
Kovana geri dönen kraliçe arının, işçi arıların temizlediği yuvalara her gün yaklaşık 2 bin yumurta bıraktığını ve dünyanın hiç bir yerinde bu kadar yumurta meydana getiren bir sistem bulunmadığını bildiren Başaran, yumurtadan çıkan arının, jet hızıyla bal toplamaya çıktığını anlattı.

MÜKEMMEL BİR İÞBÖLÜMÜ
Arılar arasında mükemmel bir işbölümü bulunduğunu ve bir arının ömrü boyunca topladığı bal miktarının, bir çay kaşığının 12'de 1'i kadar olduğunu ifade eden Davut Başaran, şöyle konuştu:
''En gelişmiş bilgisayar, saniyede 16 milyar işlem yaparken, bir arı beyni saniyede 10 trilyon işlem yapabiliyor. 500 gram bal için 900 arı 1 gün çalışırken, 1 arı 25 dakikada 50 çiçek, 450 gram bal için de 17 bin arı 10 milyon çiçek dolaşıyor. Arılar o kadar sistemli çalışmalarına rağmen işitmiyorlar. Gözleri de kırmızıyı görmüyor. Ama sağlıklı bir koku sistemleri var. Her kovanda 1 kraliçe, yaklaşık 80 bin işçi ve 100 bin erkek arı vardır.
Kraliçe arıda, arıların hepsini gözleyebilecek bir radar sistemi var. Hangi arı ne yapıyor, hepsini gözlüyor. Kraliçe arı, salgıladığı hormonla bütün arıları zaptu rapt altında tutuyor. Bal arılarının düşmanı eşek arısı kovana girmek isteğini zaman kraliçe arı, radar sistemiyle bunu fark ediyor. Hemen diğer arıları uyarıyor. Kovana girmek isteyen eşek arısına yaklaşık 500 arı çullanıyor. Bir sistem oluşturarak 50 derecelik bir sıcaklık oluşturuyorlar ve eşek arısını bu sıcaklık sistemiyle öldürüyorlar.''
Prof. Dr. Başaran, arıların bir yerde yem bulduğu zaman mesafesine göre değişik hareketler yaptığını, 15 metrekarelik bir alan için daire şeklinde dans, 25 ile 100 metrekarelik alan için sallanma dansı ve 100 metrekareden fazla alanlar için 8 işaretli dans yaptığını belirterek, bu işaretleri, kovandaki bütün arıların fark ettiğini ve karanlıkta bile 5 dakikada hemen o yeri bulduğunu kaydetti.

ODTÜ’de düzenlenecek bir turnuvada, Türk yapımı robotlar birbirleriyle yarışacak.

ODTÜ Robot Topluluğu ve Türkiye Zeka Vakfı tarafından düzenlenen ve bu yıl ikincisi yapılan organizasyon, 6-7 Mayıs 2005 tarihlerinde ODTÜ’de gerçekleştirilecek. Kara Murat, Koca Yusuf, Hergeleci İbrahim ve daha birçok robot, ODTÜ robot turnuvasında sumo güreşi yapacak.

ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde, serbest kategoride 22, Sumo’da 13, Mini Sumo’da 10 ve çizgi izlemede 7 olmak üzere toplam 52 robot, 2 gün boyunca sürecek turnuva ve yarışlarda mücadele verecek. Yarışmacı robotların bazılarının isimleri şöyle: Kara Murat, Koca Yusuf, Toruko, Hergeleci İbrahim, Netebor, İntelligent Control Mobil, Avcı-ma4310, Racer RoboGyte, HaProX, Seddülbahir ve Terminorobo.

NTVMSNBC Teknoloji Servisi’ne konuşan ODTÜ Robot Topluluğu Yürütme Kurulu Üyesi Emre Songur, sumo güreşinin seçilmesini şöyle açıklıyor: “Robotlar arasında bu tür yarışmaları ilk olarak Japonlar başlatmıştı. Onlar geleneksel sporları sumoyu seçince de, tüm dünyada robot yarışmalarında sumo güreşi yapılageldi. Biz de bu geleneğe uyduk.”

YARIÞMA KURALLARI

Robotların bütünüyle otonom (dışarıdan kontrol edilemeyen), diğer bir deyişle, çalıştırıldıktan sonra kendi kendilerine karar verecek yetenekte olmaları gerekiyor.

Ağırlık sınırı Sumo robot kategorisinde 3 kg iken, mini sumo kategorisinde 500 gr olarak açıklandı.

Sumo güreşi 154 cm çaplı ve yerden 5cm yükseklikte bir daireden oluşuyor. Robotlar, Japon Sumo güreşlerinde olduğu gibi, bu alan içinde birbirlerini ittirerek rakiplerini dairenin dışına atmaya çalışacak. Oyun alanının (dohyo) dış çevresinde 5 cm kalınlığında beyaz şerit (Tawara) bulunuyor. Bu çizgiyi geçen diskalifiye olacak.

Öte yandan, robotik cerrahinin dünyada ve Türkiye’de tanınan ismi Doç. Dr. Belhan Akpınar’ın katılacağı etkinlikte, oluşturulacak atölyelerde robot yapımı konusunda seminerler düzenlenecek.

ftp://ftp.freenet.de/pub/filepilot/windows/

KAÇIRMAYIN DERİM...

İşte başka ilginç bir site daha...Bu sefer bir türk sitesi...Doğum tarihinizi giriyorsunuz ve sizin günlük,bir hafta önceki,bir hafta sonraki bioritminizi söylüyor..İsterseniz ileri ki bir tarihi girerek gelecekteki bioritminizi de görebilirsiniz...Bitmedi!!İsterseniz sevgilinizin doğum tarihini de girerek aranızdaki bioritmik uyumluluğu da görebilirsiniz!!!!!!!!!!!!


http://www.ozelbiri.com/o/biorhytm.asp



Not:Bioritmin ne olduğunu bilmeyenler acılacak olan sayfanın altındaki yazıyla öğrenebilirler!!!!!

İşte size başka bir link daha...Bu site sizin ne zaman ÖLECEÐİNİZİ söylüyor.Sakın inamayın çünkü her ''Check your death clock'' butonuna bastığınızda tarih DEÐİÞİYOR.:lol: :lol: :lol: :lol: Ama meraklıları için söyleyeceğim siteyi:::


http://www.deathclock.com/

Not:Bugün ilginç siteler üzerinde araştırma yapıyorum.Bunları sizinle paylaşacağım.

BU TOPİC ALTINDAN YARDIM-OYUN-PROGRAM İÇİN MESAJLASABİLİRSİNİZ LÜTFEN FORUM KİRLİLİÐİ YAPMAYIN SADECE BUNLAR İÇİN YENİ KONU AÇIN!!! YARDIM-OYUN-PROGRAM İSTEMEK DIÞINDA AÇILAN KONULAR KİLİTLENİP-SİLİNECEKTİR!!!